Karaman şehir merkezine 30 kilometre mesafede yer alan İbrala Barajı, 58 metre yüksekliği ve 134 milyon metreküp kapasitesiyle bölgenin en önemli su kaynaklarından biri olarak 2012 yılında hizmete açıldı. Baraj, 2019 yılında yeterli yağışlar sayesinde tam kapasite doluluk oranına ulaşarak taştı. Ancak son beş yıl içinde yaşanan kuraklık, barajı neredeyse kuruma noktasına getirdi. 2019’daki doluluk seviyesini gösteren görüntüler, artık geçmişin hatırası olarak kaldı.

Sosyal medyaya iki farklı yaş uygulanacak Sosyal medyaya iki farklı yaş uygulanacak

Barajlar ve Yeraltı Suları Tehlikede

Karaman Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bayram, İbrala Barajı’nın ve bölgedeki diğer su kaynaklarının ciddi bir tehdit altında olduğunu belirtti. Barajın inşa edilirken 2050 yılına kadar hem tarımsal sulamayı hem de Karaman’ın içme suyu ihtiyacını karşılamasının planlandığını hatırlatan Bayram, “Bugün geldiğimiz noktada barajda 1 milyon metreküpün altında su kaldığını üzülerek görüyoruz. Bu miktar ne tarımsal sulama için ne de içme suyu için yeterli” dedi.

Bayram, bölgenin yeterince yağış almaması nedeniyle yaşanan su sıkıntısının, Karaman ve Konya Ovası gibi Türkiye’nin tarımsal üretiminde kritik rol oynayan alanlarda derin etkiler yarattığını vurguladı. “Karaman’ın nüfusunun yüzde 85’i tarımdan geçimini sağlıyor. Hem barajlarımız hem de yeraltı kuyularımız alarm veriyor. Şu an suyu kalan tek barajımız Gödet Barajı. Eğer beklenen yağışlar gerçekleşmezse, Karaman tarımı çok ciddi sorunlarla karşı karşıya kalacak” diye konuştu.

Karaman Belediyesinin müsrif kullanımı

Kuraklık sorununa ek olarak, su kaynaklarının yanlış kullanımı ve yönetimiyle ilgili eleştiriler de dile getiriliyor. Özellikle Karaman Belediyesi’nin barajlardan çektiği suyun plansız şekilde kullanılması ve alternatif su kaynakları geliştirme konusunda yetersiz kalmasının bu tabloyu daha da kötüleştirdiği ifade ediliyor. Barajdan çekilen suyun doğru yönetilmemesi ve su tasarrufu bilincinin artırılmaması bu süreçte etkili oldu. Sürdürülebilir bir su politikası uygulanmadıkça, bu sorunların artması kaçınılmaz olacak. Ucuz su vaadi ile popülist politikalar su kaynaklarının verimli kullanımını engelliyor ve israfı artırıyor.

Kuraklık, Geleceği Tehdit Ediyor

Bölgedeki tarımsal üretimi ve içme suyu teminini tehdit eden bu kuraklık, sadece Karaman’ı değil, Türkiye genelindeki su yönetimi politikalarının da önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Karaman’da sürdürülebilir tarım ve su yönetimi için acil önlemler alınması gerektiği ifade ediliyor.