Hamza Koçak'ın 40 bin Yabancı Öğretmen İthal Edilmesi Projesi Hakkındaki Basın Açıklaması

Değerli Hemşerilerim,

AKP Hükümetinin akla zarar bir projesi hakkında değerli vatandaşlarımızın dikkatini birkaç noktaya çekmeyi bir vatandaşlık borcu olarak görüyorum.

Türkçenin başkenti Karaman’da doğup büyümüş, yıllarca yurt içinde ve dışında Türkçe öğretmiş, ömrünü Türkçe sevdalısı gençler yetiştirmeye adamış, Karamanoğlu Mehmet Bey’in, Mevlana’nın, Yunus Emre’nin sevdasıyla yetişmiş bir Karaman evladı olarak AKP’nin 40 bin yabancı öğretmen ithal etme projesine karşı tüm Karamanlıları uyarıyorum.

AKP’nin Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından gündeme getirilen Yabancı Dil Öğretiminin Geliştirilmesi Projesi’ne göre, her yıl 10 bin olmak üzere toplam 40 bin anadili İngilizce olan yabancı öğretmen istihdam edilecektir. Bu her şeyden önce, bu ülkenin yetiştirdiği binlerce öğretmenimize yapılmış büyük bir saygısızlıktır. Zira bu proje, Milli Eğitim Bakanlığı’nın kendi yetiştirdiği öğretmenlerine güven duymadığı anlamına gelmektedir. Çocuklarımızın İngilizce öğrenemediğini düşünen Bakanlık, büyük bir yanlışa düşerek, bunun sorumlusu olarak Türk öğretmenlerini görmektedir. Bu bir anlamda, Bakanlığın sorumluluğuna giren nitelikli öğretmen yetiştirilmesi hususunda yetersiz ve başarısız olduğunu düşündüğüne işaret etmektedir.

Bugüne kadar İngilizcenin yeterli bir seviyede öğretilmiş ve İngilizce öğretmenlerinin yurt dışından ithal edilmesi ihtiyacı olmamıştır. Peki, nasıl olmuştur da bugün AKP hükümeti, İngilizce öğretilemediği gerekçesiyle yabancı öğretmenlere bel bağlamaktadır?

Bu toprakların evladı 350 bin öğretmen adayı atanmayı beklemektedir. Öğretmenlerimiz “kadro yok, ödenek yok” mazeretleriyle atanmazken, 40 bin yabancı öğretmen istihdam edilecek; üstelik bizim öğretmenlerimizin aldığından daha fazla maaş alacaklardır. Bu trajikomik durum, Milli Eğitimin ilkeleriyle çelişmekle kalmayıp, istihdam yaratma ve işsizliği azaltma çabalarına da halel getirmektedir. Kendi yetiştirdiği öğretmenlerin, “atanmak istiyoruz, göreve başlamak istiyoruz” diye attığı sloganları duymazlıktan gelen MEB, bu haliyle, halkından ne kadar kopuk olduğunu da göstermektedir.

Amacının çocuklarımıza İngilizceyi daha iyi öğretmek olduğu ifade edilen proje, “milli” bir nitelik taşıması gereken eğitimin, gayri milli kişilere emanet edilmesi suretiyle ciddi bir zaafa uğratılmaktadır. Belki de hayatında ilk defa Türkiye’ye gelecek bu yabancı öğretmenlerin, “milli” eğitime bir katkı sağlayacağı nasıl düşünülebilir?

Adında “milli” ifadesi geçen sadece iki bakanlık vardır: Milli Savunma Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı. Eğitimin “milli” niteliğine zarar veren AKP’nin, Milli Savunma Bakanlığı’nı da “milli” olmaktan çıkaracak projeleri var mıdır?

Milli Eğitimin temel amacı; Türkiye Cumhuriyetine bağlı, Türk kültürü bilen nesiller yetiştirmektir. Burada esas olan, gençlerimizin resmi dilimiz olan Türkçeyi doğru, akıcı ve etkin bir şekilde konuşabilmelerini sağlamaktır. MEB, her şeyden önce, Türkçenin öğretilmesinden sorumludur. Maalesef, bugün dahi, Türkçe bilmeyen vatandaşlarımızın

olduğunu üzülerek görmekteyiz. Bu konuda etkin bir çalışma yapılmazken, bunun için büyük paralar ayrılmazken, MEB’nın İngilizce “hassasiyetini” anlamak mümkün değildir.

Türk dili, kültürü ve ideallerinde gün geçtikçe uzaklaşan nesiller, bu ülkenin geleceği açısından tehlike arz etmektedir. Gençlerimizi yabancı kültürüne emanet etmek ise bu ülkenin geleceğine dinamit koymak demektir. Oysa, eğitimin her kademesinde Türkçe kullanılmalı, gençlerimiz Türk öğretmenlerce eğitilmeli, Türkçemize sonuna kadar sahip çıkılmalıdır. Her gencimiz, Türkçeye son derece hâkim olacak şekilde eğitilmelidir.

Yanlış anlaşılmamak için altını çizmem gerekir ki, bu projede yanlış olan İngilizce öğretilmesi değil, bunun için kullanılan yöntemdir. Zira çocuklarımız, Türkçenin yanı sıra en az iki yabancı dil bilmelidir. Bu yabancı diller çeşitlendirilmeli; İngilizce, Fransızca gibi Batı dillerinin yanında Arapça, Farsça, Çince, Rusça, Japonca, Hintçe gibi dilleri bilen ve kullanan nesiller yetiştirilmelidir. Bu “Lider Ülke Türkiye” projemiz için gerekli nitelikli kadrolar için önemli bir ihtiyaçtır.

Biz Karamanlılar için, Türkçeyi doğru düzgün konuşmak, İngilizce bilmekten daha önemlidir. Bizler için Türk-İslam kültürü ile yetişmek, Amerikan-İngiliz kültürü ile yetişmekten çok daha önemlidir. Bizler için İngilizce bilmemek değil, Karamanoğlu Mehmet Bey’i, Mevlana’yı, Yunus’u bilmemek ayıptır.

AKP hükümetinin çarpık zihniyetini ortaya koyan ve gençlerimizi işsizliğe mahkûm eden bu projeyi şiddetle kınıyor, tüm hemşerilerimin bu konuda gereken hassasiyeti göstermesini canı gönülden temenni ediyorum.

Saygılarımla…

Hamza KOÇAK

3 Nisan 2011