Bu açıklamalar, siyasi çevrelerde büyük yankı uyandırırken konunun muhatabı Muhammet Yaren; “Şantaj ve tehdidi ispatlamaya davet ediyorum. Konuyla ilgili yasal süreci ben de başlatacağım." dedi
Zekeriya Yarar'ın iddialarına karşılık AK Parti Karaman'ın bir diğer önemli ismi Muhammet Yaren de sessiz kalmadı ve bir açıklama yaparak şunları söyledi: "Ne şantaj var ne de tehdit. İspatlamaya davet ediyorum. Tavrımda, düşüncemde, yazdıklarımda ortadadır. Partimin ve davamın lideri ile ilgili ileri geri konuşan kişinin benim gönül verdiğim partimden meclis üyesi olarak kalmaması gerektiğini çok açık bir dille yazdım. İddiada bulunduğu şantaj ve tehdidi ispatlamaya davet ediyorum.” Dedi.
Muhammet Yaren yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
"26 Haziran 2024 tarihinden Karaman’ın yerel haber sitelerinde yer alan haberde Zekeriya Yarar isimli şahısın adımı açık bir şekilde kullanmak kaydı ile, kendisini şantaj ve tehdit ettiğimle ilgili bir basın açıklaması yayınlanmıştır. Söz konusu açıklama ile ilgili düşüncelerim ve açıklamam aşağıdaki gibidir.
13 Haziran 2024 tarihinde Facebook hesabım üzerinden tüm kamuoyuna açık bir şekilde isim vermeden; AK Parti’den belediye meclis üyesi seçilen bir şahsın Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili söylediği sözlerin hatırlatıldığı bir bölüm paylaşarak saat 17.30’a kadar ihanet ettiği AK Parti’nin belediye meclis üyeliğinden istifa etmesini talep ettim. Eğer istifa edilmiş olsaydı ilgili paylaşımı kaldıracaktım.
Söz konusu ses kaydı şahsıma WhatsApp uygulaması üzerinden 3. bir şahıs tarafından gönderilmiştir ve istifa eden şahsın da açıklamasının hiçbir yerinde söylemediği gibi montaj olmadığı ispatlıdır.
Yapılan açıklamada şahsımın kendisini şantaj ve tehdit ettiğimi söylemektedir. Takdir edersiniz ki şantaj kelimesi toplumumuzda şahsi bir menfaat güdülmesi olarak yorumlanır. Zekeriya Yarar isimli şahıstan şahsi hiçbir talebim veyahut beklentim olmamıştır. Düşüncesi bile şahsımda hasıl olmamıştır. Kamuoyunun yanlış bilgilenmesine sebep olan açıklamada yer alan tehdit ve şantaj kısmının ispatlanmasını ve tüm kamuoyuna duyurulmasını talep ediyorum.
Kaldı ki bana iftira atarak şahsın zaten desteklemediği ve politikalarını beğenmediği bir partinin meclis üyesi olması ilk önce o partinin mensuplarına ve genel başkanına bir hakarettir. Politika yapmak herkesin hakkıdır evet. O zaman beğendiğin partiye gireceksin. Kendisi de dile getirdiği gibi eleştirdiği partiden meclise girmesi abesle iştigaldir. İstifa ederek bu hatayı düzeltmiş olmasına karşın bu aradan günler geçtikten sonra bu açıklamayı yapması da kaybettiği itibarı yeniden tesis etme çabasından başka bir şey değildir.
‘Yağız hırsız ev sahibini bastırır’
Kendi yaptığı kabahati bir gurur kaynağı gibi gösterip şahsımı hedef alan saldırgan tutumlar sergilemesi ‘Yağız hırsız ev sahibini bastırır’ atasözünün ispatı niteliğindedir.
Son olarak şuna da değinmeden edemeyeceğim; Basın açıklamasında “kes kopyala yapıştır” yapıldığını söylediği ses kaydı toplamda 13 dakikaya yakındır ve sadece Cumhurbaşkanımız ile ilgili bölümler paylaşılmıştır. Kendi açıklamasında söylediği ile ses kaydının içerisinde yer alan bölümler kendi kendini yalanlar niteliktedir. Açıklamada yer alan Karaman sanayisinde ve Mutlular arasında sevilmem sebebiyle aday gösterildim kısmı yer almaktadır. Ses kaydının içeriğinde ise kendi sesiyle Karaman Sanayisinde sevilmediğini açık açık beyan etmektedir.
Benim, davamın liderine dil uzatan şahsın o koltuktan kalkmasını istemem kadar doğal ne olabilir? Partimizin içi eleştiri mekanizmaları il danışma meclisi gibi mekanizmalardır. Bu mekanizmaların haricinde yapılan eleştiriler ve hakaretler maksadını aşar. İddiasını ispatlamayan iftiracı olacağını bir kez daha belirterek kamuoyuna saygılarımı sunuyorum."