Ankara memur ve çalışanlarla ilgili önemli açıklamalarda bulunan Başkan Erdoğan memuru enflasyona ezdirmeme sözlerini tuttuklarını rakamlarla açıkladı. Bundan sonra da memur maaşında bu durumu muhafaza edeceklerini belirten Erdoğan 7'li koalisyon adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da unutmadı. Kılıçdaroğlu'na 14 Mayıs seçimlerinden sonra 'Emekli' olacağı göndermesinde bulundu. İşte Erdoğan'ın son dakika açıklamalarından öne çıkanlar:
Sivil toplum örgütlerimizin içtimai hayatımızda nasıl büyük bir boşluğu doldurduğuna 6 Şubat depremlerinde bir kez daha şahit olduk. Memur-Sen'in 270 kişilik arama kurtarma ekibi gece gündüz çalışarak pek çok insanımızı enkazların altından canlı çıkardı. Bu deprem felaketinde sizler canla başla çalışırken, kimileri de yalnızca şov yapmanın, acılarımızı istismar etmenin peşinde konuştu. İnsanımızın canı yanarken bunlar, devleti, devletin kurumlarını özellikle suçladılar. Milleti kışkırttılar, hamaset yaptılar. Yıkıntılar önünde bol bol poz verdiler. İşleri bittikten sonra da deprem bölgesini terk ettiler.
ENGELLERİ AŞMA KARARLILIĞIMIZ DAHA GÜÇLÜ
Biz ise devletimizin tüm kurumlarıyla, belediyelerimizle, sivil toplum kuruluşlarımızla halen sahadayız. Seçim gündeminden bağımsız olarak bölgede yürütülen tüm çalışmaları günbegün takip ediyoruz. Son olarak, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'le Akif İnan'ın da memleketi sayılan Kahramanmaraş'ta afet konutlarımızın temellerini attık. Bin afet konutunun temelini İlham Aliyev kardeşimizle attık. Okulu var gayet güzel bir proje. Bunun yanında camisi var. Bunun yanında sosyal donatı alanları var. Bunlar durup dururken olmadı, bunlar işte tek millet iki devlet olmanın bir gerçeği. İnşallah 319 bini ilk 1 yıl içinde olmak üzere, toplam 650 bin konutun ve köy evinin inşasını tamamlayacağız. Afette evi yıkılan, düzeni sarsılan, hayatı alt üst olan kardeşlerimizi yeni yuvalarına kavuşturuncaya kadar durmayacağız, dinlenmeyeceğiz.
IMF KOMİSERLERİNİN ÇANTACILIĞINI YAPIYORLARDI
Geçmişte Marmara depremi sonrasında yaşadıklarımızı hatırlayın. Kimdi onlar? Şu andaki CHP. Ne yaptılar? Hiç. Biz o zaman da yine deprem bölgesini gezdik dolaştık ama maalesef ortada yönetim diye bir şey yoktu. Ülkemiz 1999 depreminde sadece can kayıplarıyla sarsılmadı, sadece yıkıntıların altında ezilmedi, ekonomik olarak da ciddi bir dar boğaza girdi. Memur, işçi, emekli maaşları ancak dışarıdan gelen paralarla ödenebildi. Bugün ülkeye utanmadan, sıkılmadan 300 milyar dolar getireceğim yalanını atanlar, o günlerde IMF komiserlerinin çantacılığını yapıyordu. Bay bay Kemal halef selef olduklarınız o zaman niçin size bir kuruş para vermediler? Memurların parasını ödeyemediniz, ülkeye yatırımlar noktasında en ufak bir şey yapamadınız. Bizim ise böyle bir derdimiz yok. Bu arada Bay bay Kemal, onun bir sözcüsü var. İP'in de malum Merkez Bankası'ndan şöyle bir uğrayıp geçen bir garibi var. İkisi beraber bir otel odasında IMF'ın temsilcileriyle görüşmeler yaptılar.
MİLLETİMİZİ ENKAZIN ALTINDA BIRAKMADIK
Türkiye 6 Şubatta çok daha yıkıcı bir deprem yaşadı. Elini vicdanına koyan herkes kabul edecektir ki bugün bambaşka bir tablo var. Asrın felaketine maruz kalsak da milletimizi de devletimizi de enkazın altında bırakmadık. Hane desteği, taşınma ve kira yardımı ile vefat edenlerin yakınına nakdi yardım olarak bugüne kadar toplam 30 milyar lira ödeme yaptık. Halen 3,5 milyon insanımızın barınma dahil tüm ihtiyaçlarını karşılıyoruz.
ÖNEMLİ PROJELERİ DEVREYE ALDIK
Hesaplamalara göre 104 milyar doları bulan deprem maliyetine rağmen milletimizin diğer alanlardaki sorunlarını çözmeye, birbirinden önemli projeleri devreye almaya devam ettik. Yerli gazımızın sevincini milletimizle paylaşmak için ilk ay ısınma dahil konutlardaki tüm doğal gaz faturalarını ücretsiz yaptık. Ayrıca bir yıl boyunca yine konutlardaki mutfak ve su ısıtma ihtiyacına karşılık gelen doğal gaz tüketimini faturalardan düşüyoruz.
SEÇİMDEN SONRA EMEKLİLERE MÜJDE
Öğretmenlerimizden sağlıkçılarımıza Cumhuriyet tarihimizin en büyük atamalarını yapıyoruz. Emeklilerimizden memurlarımıza, işçilerimizden iş dünyamıza hiç kimseyi toplumumuzun hiçbir kesimini ihmal etmiyoruz. Milletimize verdiğimiz hangi söz varsa bahaneye sığmadan tek tek hayata geçiriyoruz. Emeklilikte yaşı bekleyen 2 milyon 200 bin kardeşimizin talebini karşıladık. Nisan ayından itibaren şartları uyan vatandaşlarımız maaşlarını almaya başladı. En düşük emekli maaşını 7 bin 500 lira yaptık. Bayram ikramiyelerini 2 bin liraya çıkararak bir başka önemli adım daha attık. Ramazan bayramında emeklilerimize çifte bayram yaşattık. Seçimden sonra yeni Meclis'in yasama faaliyetlerine başlamasıyla 7500 liranın üzerinde emekli maaşı alanları sevindirecek haberi milletimizle paylaşacağız.
TEMMUZDA MAAŞLARA ENFLASYON FARKI
Sözleşmeli kamu görevlilerinin kadroya geçmesini sağladık. Farklı kamu kurumlarında çalışan yaklaşık 500 bin kardeşimizin sorununu çözüme kavuşturduk. Kamu çalışanları ve emeklilerin uzun süredir beklediği ek gösterge düzenlemesini hayata geçirdik. Sene başında yüzde 13,5 oranında refah payı vererek çalışanlarımıza yüzde 30 oranında zam yaptık. 2002 yılında 392 lira olan en düşük memur maaşını reel olarak yüzde 136 artışla yaklaşık 12 bin liraya çıkardık. Temmuzda enflasyon farkı yanında, refah payı artışını da dikkate alan bir düzenleme yapacağız. Memurlarımızı enflasyona ezdirmeme sözümüzü yine tutacağız. Bugüne kadar hiçbir zaman memurumuzu ve işçimizi enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz.
İSTİSMAR SİYASETİNİ TEKRARLIYORLAR
Birlerinin dönemsel olarak fiyatları yükselen ve sonradan düşen ürünler üzerinden tablo çizmek istediklerini, son mahalli idari seçimleri öncesinde yaptıkları istismar siyasetinin aynısını bugün de tekrarladığını görüyoruz. Ne yaparlarsa yapsınlar. Avrupa'da fakire oy vermişler. 3 tanesine de patates domates ve salatalık koymuşlar. Benim vatandaşım bu işi gayet iyi bilir. Bay bay Kemal öğrenecek daha yapacak çok iş var.
15 MAYIS'TA EMEKLİ EDECEĞİZ
Kılıçdaroğlu, asgari ücret üzerindeki vergiyi kaldırmaktan bahsediyor. Bir insan bu kadar mı ülkesinden ve milletinden habersiz olur. Bir siyasetçi çalışma hayatına bu kadar mı uzak olur. Uyan da balığa gidelim. Biz, asgari ücreti vergi dışı bırakalı neredeyse 1,5 sene oldu Bay bay Kemal. hiç mi gündemi takip etmiyorsun, önüne konulan kağıt parçalarını okumadan önce hiç mi sorgulamıyorsun. 14 Mayıs ta bu trajikomik durumlara da son vereceğiz. Kılıçdaroğlu'nu siyasetten emekli edeceğiz. Hem kendisini hem CHP seçmenini hem de milletimizi bu eziyetten kurtaracağız.
FAHİŞ KİRAYA KARŞI HAZIRLIK YAPIYORUZ
Çalışanlarımızın alım gücün 2002 yılına göre her bakımdan daha fazladır. Deprem sonrası özellikle büyükşehirlerimizde aniden artan kira fiyatlarıyla ilgili de gerekli hazırlıkları yapıyoruz. TOKİ vasıtasıyla daha fazla konut üreterek, memur ve ücretlinin refah kaybının önüne geçerek, bu meseleyi mutlaka çözüme kavuşturacağız.
TEHDİT EDENLERE MEYDANI BIRAKMAYACAĞIZ
İnsanları fikrine, meşrebine, mezhebine, kökenine göre ayırmanın ne inancımızda ne de siyasi geleneğimizde yeri vardır, asla olmayacaktır. Senin Aleviliğinden bize ne? Böyle şeyden seni eleştirdik mi? Bugüne kadar söylemiyordun, ne oldu da söyledin? Göreve geldiğimizde devri sabık yaşatacağız diyen zorbalardan olmadık. Kimsenin ekmeğiyle oynamadık. Şimdi ne diyor? Biz kimseyi işinden etmeyeceğiz. 4 yıldır belediyelerde işlerinden edilen benim vatandaşlarımın hakkını, hukukunu sen neyle izah edeceksin? İyi bir Ankara diyor, İstanbul diyor, İzmir diyor, ne iyisi? İşte 4 senedir sizi gördük. Her tarafı pislik götürüyor. İzmir, Ankara, İstanbul öyle. Yağmur yağdığı zaman belediye başkanları ortada yok. Niye, tatildeler. Bunlar için en uygun yer Bodrum, hep oradalar. Devlete, millete ve vazifesine ihanet etmediği sürece, kimseye biz kapıyı göstermedik. Bundan sonra aynı ilkeli, ahlaklı ve kuşatıcı tavrımızı koruyacağız.
Kamu personelini tehdit edenlere meydanı bırakmayacağız. Hale bak, elma şekeri dağıtır gibi önüne gelene birer cumhurbaşkanlığı yardımcılığı verdi. Önce 6'lı masa dedi, sonra bu 7, daha sonra 9 şu anda bununla yürüyor. Ne Kılıçdaroğlu ve ortakları gibi devletimizi FETÖ'cülere ve bölücülere teslim edeceğiz, ne de sırf siyasi görüşü sebebiyle birilerini dışlayacağız. İşini layıkıyla yapan görevine sadık, milletine aşkla hizmet eden herkesin hakkını aldığı bir yönetim olarak yolumuza devam edeceğiz. Ekonomiden diplomasiye, özgürlüklerden hakların teslimine nice başarıya beraber imza attığımız gibi Türkiye Yüzyılı'nı da sizlerle beraber kuracağız.
CUMHUR İTTİFAKI LGBT'Cİ DEĞİLDİR
Seçimde önümüzde gelecek oy pusulasında, sadece ittifaklar ve adaylar olmayacak. Bu pusulada aynı zamanda 2 farklı gelecek, 2 farklı toplum ve devlet tasavvuru yer alacak. Ya toplumun temel bireyi olan aile kurumuna sahip çıkanları ya da aile düşmanı sapkın akımların desteğini alanları tercih edeceğiz. Cumhur İttifakı LGBT'ci değildir. Şu anda adı millet olan zillet ittifakında LGBT aleyhine bir söz duydunuz mu? Yok. Çünkü LGBT'yi açık ve net başta ana muhalefet olmak üzere savunuyorlar. Bizim kutsalımız ailedir. Aile kurumunu bu denli bir kenara koyan anlayışa 14 Mayıs'ta benim milletim gereken dersi verecektir. Ya ülkenin bekasını her türlü hesabın üstünde tutanları ya da çıkarları için bölücülerle ve FETÖ'cülerle işbirliği yapmaktan çekinmeyenleri seçeceğiz, ya 85 milyonun birlik ve beraberliğini savunanları ya bu toplumu Alevi, Sünni, Kürt, Türk diye bölen fitne tüccarlarını tercih edeceğiz, ya son 21 yıldır ülkeyi başarıdan başarıya koşturan ehil kadrolara ya da geçmişinde SSK'yı batırmaktan başka hiçbir hikayesi olmayan bir muhterise oy vereceğiz.
VAATLERİNİN ÜZERİNE BETON DÖKECEKLER
Daha kendi aralarında anlaşamayanların, ülkenin sorunlarını çözmesinin mümkün olmadığını biliyoruz. Daha önce meydanlarda verdikleri hiçbir sözü tutmayanların, bol keseden dağıttıkları vaatlerin de üzerine beton dökeceğini çok iyi biliyoruz. 14 Mayıs günü sandık başına gittiğimizde 27 Mayıs darbesiyle darağacına gönderilenleri unutmayacağız. 28 Şubat vesayetiyle çalınan yıllarımızı unutmayacağız, 27 Nisan bildirgesiyle gasp edilmek istenen iradeyi unutmayacağız. Gezi olaylarındaki vandallıkları, edepsizlikleri unutmayacağız. 15 Temmuz ihanetine direnirken, can veren kahramanları unutmayacağız. Diyarbakır'da o Selo denilen edepsizin benim Kürt kardeşlerimi sokağa dökerek 51 Kürt kardeşimizin öldürülmesine neden olan, Yasin Börü'nün öldürülmesine neden olan o attığı adımı unutmayacağız. Şimdi ne diyorlar? Selo'yu çıkaracağız. Bu millet bu teröristin çıkışına müsaade etmez. Ben milletime inanıyorum, güveniyorum. Sizlerden 14 Mayıs'ta karşımızdaki koalisyon masasını altındakilerle, üstündekilerle perde arkasından bunlara emir verenlerle birlikte sandığa gömmenizi bekliyorum.
BAKAN BİLGİN'DEN 3600 MÜJDESİ
Genel Kurul salonuna 'Dünya 5'ten emek sermayeden büyüktür' pankartı asıldı. Memur- Sen Genel başkanı Ali Yalçın, "Felaketlerle kavruluyoruz. Dün de darbelerle, siyasal linçlerle sınanmıştık. Kimileri, milleti balık hafızalı zannedebilir. Herkes unutsa bir unutmayız. Biz istikametimizi Dünya'nın ve Türkiye'nin müreffeh yarınları olarak belirlemişiz. Bunun için, mücadele var, umut var, kazanım var! Çünkü Memur-Sen var. 1 Dolara vatanı satmadık" ifadelerini kullandı. Memur-Sen Onursal Genel Başkanı Fatih Uğurlu, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Belgin Uygur katılımcılara hitap etti. Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen 80 sendika lideri de kongreye geldi.