Yerel Siyasetin Çipleri..!

Başlığa bakınca tepkinizi tahmin ediyorum. Fakat bahsi geçen ifade bir hakaret değil, tam manasıyla tespittir. Bu tip ifadeler halk arasında ima yoluyla kurnaz, işini götüren ya da çok farklı manevraları kıvrak şekilde yapanlara takılır. Günümüzde muzip şahsiyetlere söylenen bir tanımlama biçimi olmuştur. Fakat Karaman’da yerel siyasetin içerisinde bulunan bu şahsiyetler herkesin gördüğü tanıdığı ve bildiği karakterlerdir. Siyasiler genel olarak; “Dün karşı kapıda bağlıydı, bize hırlıyordu. Bugün bizim kapıya bağladık birazda karşıya hırlasın..” şeklinde tavırlar takınarak bu şahsiyetleri kullandıklarını sanırlar. Şöyle geçmiş dönemlere bakınca, itibar suikastı ve hırlatmak amacı ile kullanılan bu şahısların sürekli rüzgâr yönüne göre tavır aldığını görürsünüz. Bu tipleri siyasi oluşumların içinde barındırmak yerel siyaseti kısır bir döngüye çeker. Hele ki Karaman’da bulunan siyasiler bu yanlışı çok matah bir başarı gibi görerek ömürlerini kısaltırlar.

Karaman’ın yerel siyaseti bir çok başarılı siyasetçiyi Karaman’a küstürmüştür. Geçmişte bakanlık yapmış birçok hemşerimizin şehre mesafeli duruşunun temelinde bu neden yatmaktadır. Sonuçta şehir lideri diyebileceğimiz bir siyasetçi kalmamıştır.

Başlıkta bahsettiğim şahsiyetleri siyasetin içinde bulunanlar çok iyi tanır. Bunların bir ideolojisi, davası yoktur. Tamamen koltuk ve makam için yerel siyasetin içine ederler. Çok bariz bir şekilde karşı taraf için çalıştıkları bilinmesine rağmen, hiçbir şey olmamışçasına bir anda sövdükleri hakaret ettikleri siyasi kimliğin en büyük savunucusu oluverirler. Tabi ki bu şahsiyet listeye ve koltuğa yapışmak için olmadık taklaları atar. Oturacağı yeri boşaltmak adına her türlü yol onun için mubahtır.

Kimisi, dün işe alınmadığı için “bir daha oy verirsem şöyleyim, böyleyim..” diyerek ağır konuşurken, rüzgarın yönüne göre bir anda koltuğa yapışıverir. Bu şahsiyetler eski kaşar oldukları için, çalışıyormuş ve hizmet ediyormuş havası vermeyi çok iyi bilirler. Sanki ondan önce bitmiş batmış bir partiyi devralmışta, bununla birlikte şahlanışa geçmiş söylemini her ortamda dile getirir. Öncekiler tu-kakadır onun için. Dava ve parti umurunda değildir, yeter ki kendisini küfür ettiği bir daha adım atmam dediği siyasi oluşumun içerisine aldırsın, onu işe aldırmayanlara bakın sizin başınıza geldim diye tokadı bassın yeter.

Kimisi, seçim boyunca adayına ağır hakaretlere varan eleştiriler yapmasının üstünü örter. Koltuk önemlidir, pişkinlik yaparak koltuğa makama gelir. En tehlikelisi bu şahsiyetlerdir. Bunun için iftira, itibar suikastı, yalan ve her türlü yol mübahtır. Hatta zorda kalırsa benim haberim yoktu, benim telefonumdan yazmışlar bile deyip en yakınlarını satıverir. Siyasi kimliği verenler de; “birazda bizim kapıda bağlı dursun..” mantığıyla bir önceki seçimlerde yapılanları unutuverir. Unutmuş numarası yapmak işgalci konumunda olan siyasi otorite için mecburiyet haline gelmiştir. Bulunduğu yere HASbelkader gelenler, partinin hafızasını bilmediklerinden geçmiş dönemin hizmetkârlarını ve dahi dava adamlarını teşkilattan silmek isterler. Zaten bir gebelik oluşmuştur bu şahsiyete, el mahkûm listede bir satır ona ayrılacak. Yoksa…

Kimisi ise, Babasının siyasi mirasını parasıyla birleştirir. Millette hiçbir siyasi karşılığı olmayan sadece soyadı ile siyaseten bir yerlere gelmek için çabalayan bu şahsiyetleri de yazımın başlığının kast ettiği kişiler içine yazmak çok isabetli olur. Ne şahsiyeti ne de siyasi şahsiyeti olan bu tıfıllarda geldikleri kaba sığamazlar. Kendini kaf dağı zirvesinde görerek sanki ömrünün sonuna kadar orada kalacağını sanır. Hatta çevresinde onu kullananlar kulağına; “Tam vekil olacak adamsın..” diye fısıldar. Zavallı siyasetçi oldum sanır..

Dediğim gibi bu şahsiyetleri hepimiz biliriz ama bakınca boşluğa bakar gibi, siyaseten yok hükmündedir. Millette karşılığı olmayan sadece listede satır dolduran bu şahıslar maalesef Karaman’ın Kısır Yerel Siyasetinin doğurduğu çiplerdir.